NEBİ'YE (SAV) ADANAN ŞİİRLER




Evrenin Efendisine
Dünyanin agirligina eklesek yildizlari ayi günesi 
Gene de agir basarsin ey kalbim ey kalbimin günesi
 
Erdem Bayazıt



SU KASİDESİ  (Der Na’t-i Hazret-i Nebevi)



Saçma ey göz eşkten gönlümdeki odlare su

Kim bu denli tutuşan odlare kılmaz çare su


Âb-gûndur günbed-i devvar rengi bilmezem

Ya muhît olmuş gözümden günbed-i devvare su


Zevk-i tiğinden aceb yok olsa gönlüm çak çak

Kim mürur ilen bırakır rahneler divare su


Suya versin bağ-ban gül-zarı zahmet çekmesin

Bir gül açılmaz yüzün tek verse bin gül-zare su


Ohşadabilmez gubarını muhharir hattına

Hame tek bakmaktan inse gözlerine kare su


Arızın yadiyhle nem-nak olsa müjganım nola

Zayi olmaz gül temennasiyle vermek hare su


...



Hâk-i payine yetem der ömrlerdir muttasil

Başini taştan taşa urup gezer avare su


Zerre zerre hâk-i der-gâhina ister sala nûr

Dönmez ol der-gâhtan ger olsa pâre pâre su


Zikr-i na’tin virdini derman bilir ehl-i hatâ

Eyle kim def’-i humar için içer mey-hâre su


Yâ Habibu’llah yâ hayru’l-beşer müştâkinim

Eyle kim leb-teşneler yanip diler hemvâre su


Sensin ol bahr-i keramet kim şeb-i Mirâc’da

Şeb-nem-i feyzin yetirmiş sâbit ü seyyâre su


Bîm-i dûzah nâr-ı gam salmış dil-i sûzânıma

Var ümîdim ebr-i ihsânın sepe ol nâre su


...


Umduğum oldur ki Rûz-i Haşr mahrûm olmayam

Çeşme-i vaslın vere ben teşne-i dîdâre su


Gam günü etme dil-i bîmârdan tiğin diriğ

Hayrdır vermek karanu gecede bîmâre su


...


Ravza-i kûyuna her dem durmayıp eyler güzâr

Aşık olmuş gâliba ol serv-i hoş-reftare su


Su yolun ol kûydan toprağ olup tutsam gerek

Çün rakîbimdir dahi ol kûya koyman vâre su


Dest-busı arzusiyle ger ölsem dostlar

Kûze eylen toprağım sunun anınla yâre su


İçmek ister bölübülün kanın meger bir reng ile

Gül budağının mizâcına gire kurtare su


Tînet-i pâkini rûşen kılmış ehl-i âleme

İktida kılmış tarîk-i Ahmed-i Muhtâr’e su


Seyyid-i nev’-i beşer deryâ-yi dürr-i istifâ

Kim sepiptir mu’cizâtı âteş-i eşrâre su


Kılmak için tâze gül-zâr-i nübüvvet revnâkın

Mu’cizinden eylemiş izhâr seng-i hâre su


Mu’cizi bir bahr-i bî-pâyân imiş âlemde kim

Yetmiş andan bin bin âteş-hâne-i küffâre su

Fuzuli






EFENDİM

Alemler yaratıldı hürmetine Efendim
Melek insan hayrandır sünnetine Efendim 

Sen habib-i hüdasın, mislin ve benzerin yok 
Ne kadar şefkatlisin ümmetine Efendim 

Adalet ve hürriyet seninle kemal buldu 
Bir kıl dahi geçmedi zimmetine Efendim 

Nice gözler vardır ki daha dünyada erdi 
Gülcemalini görmek nimetine Efendim 

Padişahlar kölendir, benim aklım ermiyor 
Senden uzak insanın cinnetine Efendim 

Alemde Bilal olmak herkesin kârı değil 
Aklı olanlar koşar minnetine Efendim 

Yüzün gülzar-ı cennet, nazarın kalbe şifa 
Sensin tabib beşerin illetine Efendim 

Yüce Allah katında şanın o kadar büyük 
Gönderildin İbrahim milletine Efendim 

Kimki seni tanımaz, sana bende olmazsa 
Bir nihayet yok onun zilletine Efendim 

Alemlere rahmetsin, müjdelerle geldin sen 
Güvercin kanat gerdi hicretine Efendim 

Vasfından aciz diller hiç bir söz kâfi değil 
Şanına şerefine izzetine Efendim 

Hep gıpta etmekteyim seni gören gözler 
Nasıl doydu vuslatın lezzetine Efendim 

Sendeki güzel sabrı hiç kimseler bilmedi 
Gülüp geçtin kavminin hiddetine Efendim 

Şu Necati hakirin derdi başından aşkın 
Dayanamaz hasretin şiddetine Efendim 

Taif’te ve Uhud’da bir lahza sarsılmadın 
Hep güvendin Allah’ın kudretine Efendim 

Gönlün göklerden geniş, ay nuruna pervane 
Cebrail vezir senin devletine Efendim 

Aşkına yanan kula artık mahzun olmak yok 
Gark eder hazreti Hakk rahmetine Efendim 

Seni bilmeyen kişi şu büyülü dünyanın 
Niye katlanır bilmem zahmetine Efendim 

Nebiler sana müştak yarın bu güzel ümmet
Kuşlar gibi koşacak Ahmed’ine Efendim

Mustafa Necati Bursalı






YÂ RASULALLAH

Gönül hûn oldu şevkinden boyandım yâ Rasulallah
Nasıl bilmem bu nirâna dayandım yâ Rasulallah
Ezel bezminde bir dinmez figândım yâ Rasulallah
Cemâlinle ferahnâk et ki, yandım yâ Rasulallah

Yanan kalbe devasın Sen, bulunmaz bir şifâsın Sen
Bulunmaz bir sehâsın Sen, dilersen rûnümâsın Sen 
Habib-i Kibriyâsın Sen, Muhammed Mustafa’sın Sen,
Cemâlinle ferahnâk et ki, yandım yâ Rasulallah... 


Yaman Dede




Hiç yorum yok:

Yorum Gönder