ELEŞTİRİ



TAHİRLE ZÜHRE MESELESİ

Tahir olmak da ayıp değil Zühre olmak da
hattâ sevda yüzünden ölmek de ayıp değil,
bütün iş Tahirle Zühre olabilmekte
yani yürekte.
Meselâ bir barikatta dövüşerek
meselâ kuzey kutbunu keşfe giderken
meselâ denerken damarlarında bir serumu
                                          ölmek ayıp olur mu?
Tahir olmak da ayıp değil Zühre olmak da
hattâ sevda yüzünden ölmek de ayıp değil.
Seversin dünyayı doludizgin
ama o bunun farkında değildir
ayrılmak istemezsin dünyadan
ama o senden ayrılacak
yani sen elmayı seviyorsun diye
elmanın da seni sevmesi şart mı?
Yani Tahiri Zühre sevmeseydi artık
yahut hiç sevmeseydi
Tahir ne kaybederdi Tahirliğinden?
Tahir olmak da ayıp değil Zühre olmak da
hattâ sevda yüzünden ölmek de ayıp değil.

Nazım Hikmet Ran


İyi güzel demişsin Nazım Abi. Evet sevmek bu uğurda ölmek ayıp değil. Ama mesele Tahir ile Zühre meselesi de değil. Tek mesele ölümsüz, ebedi ve huzurlu bir şeklide sevdiğinle yaşamak. Yani girmek cennetine Rahman'ın. Tek gaye cennet için çalışmak. İki cihanda bir olmak. Olamasa da dünyada beraber, sonsuz beraberliği cennete bırakmak. 

Cennet'e giden yol zorluklarla kaplı, cehenneme giden yol ise şehvetle. Kalbim temiz edebiyatı götürmez kimseyi firdevs'e. O yüzden girmemek gerek batıl kavgalara, hele serumdu denemenin hiç anlamı yok. Dünya sevgisi biter gider, kalır bize gerçek sevgimiz. Kulak verelim Peygamber'e (sav) : Yaklaşıyor yaklaşmakta olan. Haydi Hazırlan.





ÜVERCİNKA
Böylece bir kere daha boynunlayız sayılı yerlerinden
En uzun boynun bu senin dayanmaya ya da umudu 

                                                              kesmemeye
Laleli'den dünyaya doğru giden bir tramvaydayız
Birden nasıl oluyor sen yüreğimi elliyorsun
Ama nasıl oluyor sen yüreğimi eller ellemez
Sevişmek bir kere daha yürürlüğe giriyor
Bütün kara parçalarında
                           Afrika dahil

Aydınca düşünmeyi iyi biliyorsun eksik olma
Yatakta yatmayı bildiğin kadar
Sayın Tanrıya kalırsa seninle yatmak günah, daha neler
Boşunaymış gibi bunca uzaması saçlarının
Ben böyle canlı saç görmedim ömrümde
Her telinin içinde ayrı bir kalp çarpıyor
Bütün kara parçaları için
                           Afrika dahil

Senin bir havan var beni asıl saran o
Onunla daha bir değere biniyor soluk almak
Sabahları acıktığı için haklı
Gününü kazanıp kurtardı diye güzel
Birçok çiçek adları gibi güzel
En tanınmış kırmızılarla açan
Bütün kara parçalarında
                           Afrika dahil

Birlikte mısralar düşünüyoruz ama iyi ama kötü
Boynun diyorum boynunu benim kadar kimse 

                                                  değerlendiremez
Bir mısra daha söylesek sanki her şey düzelecek
İki adım daha atmıyoruz bizi tutuyorlar
Böylece bizi bir kere daha tutup kurşuna diziyorlar
Zaten bizi her gün sabahtan akşama kadar kurşuna

                                                            diziyorlar
Bütün kara parçalarında
                            Afrika dahil

Burda senin cesaretinden laf açmanın tam da sırası
Kalabalık caddelerde hürlüğün şarkısına katılırkenki
Padişah gibi cesaretti o, alımlı değme kadında yok
Aklıma kadeh tutuşların geliyor
Çiçek Pasajında akşamüstleri
Asıl yoksulluk ondan sonra başlıyor
Bütün kara parçalarında
                           Afrika hariç değil



Cemal Süreyya


İkinci yeniden Cemal Süreyya. Şiirleri sol eğilimli, marksist duygular içeren ve de en çok cinselliği ön palana çıkaran şiirler. Üvercinka şiiri aynı zamanda şiir kitabına verdiği ad. Üvercinka en bilinen şiirlerinden Süreyya'nın. Merkezinde bu şiirin, bir kadın var. Kadının boynu, vücudunun en sevdiği yeri herhalde. devamlı oraya vurgu yapıyor. Mahremini döküyor ortaya. Günahı açmak huzur veriyor yada bunun doğal şey olduğunu haykırmak istiyor yobaz beyinlere! ?.. Direniş var şiirde, başkaldırı var ve aynı zamanda bayağılık, aşağılık duygular var. Ne yapalım, nasıl yaşarsa insan öyle yazıyor işte. Yinede yüreğine sağlık cemal süreyya. keşke tanrı karşısında bu kadar cesur olmasaydın, daha muteber olacaktı yeri yoksa diyerek noktalıyorum burada.


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder